İstanbul Havalimanı “Dünyanın En Pahalı Havalimanı” Olarak Gündemde
AB, sekiz yıllık çıkmazın ardından sığınma ve göç anlaşmasını kabul etti

AB, sekiz yıllık çıkmazın ardından sığınma ve göç anlaşmasını kabul etti
Avrupa Birliği, sekiz yıllık bir mücadelenin ardından göç ve sığınma anlaşmasını onayladı. Bu karar, Avrupa Parlamentosu’nda yapılan keskin oylamalarla alındı ve yeni yasaların destekçileri tarafından tarihi bir adım olarak nitelendiriliyor. Ancak sivil toplum örgütleri ve bazı siyasi gruplar, insan haklarına aykırı olduğu gerekçesiyle değişikliklere karşı çıkıyor.
Yeni yasalar, AB sınırlarındaki iltica prosedürlerini hızlandırmayı, sıkı tarama sistemleri uygulamayı ve koruma almayı hak etmeyen kişileri ülkelerine geri göndermeyi amaçlıyor. Ancak eleştirmenler, bu reformların daha az koruma ve insan hakları ihlallerine yol açabileceğini savunuyor.
Gergin Oylama Süreci
Oylama sırasında, büyük bir gerginlik yaşandı ve protestolarla kesintiye uğradı. Beyaz tişörtlü protestocular, parlamento üyelerine karşı sloganlar atarak ve kağıt uçakları fırlatarak anlaşmayı protesto ettiler. Bazı milletvekilleri, yasaların bölücü niteliğini ve insan haklarına aykırı olduğunu vurguladı.
Değişikliklere Karşı Tepkiler
Sivil toplum örgütleri ve bazı siyasi gruplar, AB’nin insan haklarını korumak yerine caydırıcı önlemler aldığını ve göçmenlere karşı ayrımcı politikaları teşvik ettiğini iddia ediyor.
Üye Devletlerin Duruşu
Yeni yasaların onaylanması için şimdi üye devletlerin onayı gerekiyor. Ancak bazı ülkeler, özellikle de Polonya gibi, göçmenlerin yer değiştirmesine karşı çıkarak anlaşmayı reddetme eğiliminde. Bu durumun, anlaşmanın uygulanmasını zorlaştırabileceği ve AB içinde bölünmelere yol açabileceği belirtiliyor.
AB’nin göç ve sığınma politikalarında yapılan bu önemli değişiklikler, Avrupa’nın geleceği ve insan hakları açısından büyük önem taşıyor. Ancak anlaşmanın uygulanması ve etkileri konusunda belirsizlikler devam ediyor.